17 Haziran 2020 Çarşamba

Çamaşır Suyu

Çamaşır Suyu Sapığı

 Arabadan hızlıca inip maskesini burnunu örtecek şekilde çekiştirdi. Alacağı çok bir şey yoktu. Bir iki parça ev ihtiyacı yağ, süt, yoğurt ve domates.

Tüm ihtiyaçlarını toparlamak için 5 dakika yeterli geldi. Alışveriş sepetini koluna takıp son olarak aklına gelen sabunu almak için temizlik reyonuna geçti. 

 V a a a y birden beyaz bem beyaz ve bir o kadar da serin bir ışık onu kendine çekti. Yüzünde aptal bir gülümseme tarifi imkansız bir mutluluk, rahatlama ile bir bir etiketleri okumaya başladı. "Yağ çözücü çamaşır suyu" "Bahar kokulu çamaşır suyu" "Limonlu"  "Deniz esintili" bitmiyordu. Neler neler yapmışlar diyerek seçim yapmaya çalıştı.  I ıh olmuyordu. her birinden birer tane alması gerektiğini hissetti. Evet evet en doğrusu buydu. Fakat o da ne alışveriş sepeti yetmeyecekti ki bunları taşımaya. Neden alışveriş arabalarından almadığını hatırlamaya çalıştı. Tabii evet alması gerekenler iki üç parça bir şeydi ve daha büyüğüne ihtiyacı yoktu. Ama ama a a baksana ne güzellikler bulmuştu. Kim bilir ne kadar etkiliydi. "Bunu mutfakta, bunu banyodaa, bunu yer silmedeee" derken çoktan 5'i buldu. Ama"kar çiçeklisi de var üstelik %99 mikropları öldürüyor. Mavisinin kokusu beyazının hijyeni pembesinin çiçekleri sarısının yağ çözünürlüğü..." Kendine hakim olamadı bir türlü. Bütün kapakları açıyor kokluyor her kokladığında daha da mest oluyor kafası hangisini almak istediği konusunda daha da karışıyordu. Ama bir o kadar da mutluydu. 

 3 dakika, sonra 5 dakika, sonra 7 dakika derken çantasındaki melodisine bir türlü alışamadığı telefonun ısrarlı çalma sesi ile kendine geldi. Karşı taraftaki ses arabada kendisini bekleyen kayınvalidesiydi. Kadın bekle bekle sıkılmıştı. Birlikte kuaföre gitmek için yola çıkmışlardı ama gelin hızlıca dönerim diyerek girdiği yol üzerindeki marketten bir türlü çıkmak bilmiyordu. Aramak zorunda kalmıştı kadıncağız ne yapsın.

 Tamamen unuttuğu yol arkadaşı, yola çıkış amacını kıvılcım hızıyla hatırladı. Sepetine baktı kendine inanamadı. Gereksiz olanları bırakmalıyım dedi ama hangi çamaşır suyu gereksiz olabilirdi ki. Üstelik şimdi yol arkadaşı da çamaşır suyu bolluğunu görünce kendisini ayıplayabilirdi. "Tamam" dedi ben yarın gelir bunları detaylı incelerim. Fazla düşünmeden aldıklarını rafa geri koyup kasaya ilerledi. Ödemesini yaptı arabaya koştu.

 "Kusura bakma anne" diyerek  hemen arabayı çalıştırdı.

  Günün sonunda eve döndüğünde dolaptaki halen açılmamış 3 değişik renk ve markadaki çamaşır suyunu gördüğünde gülümsedi. Üçünü de ayrı ayrı okşadı. Neyse ki bunlar vardı.  

 

Akile Emirzade

8 Haziran, 2020


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Katkınız için teşekkür ederim.